
Geçtiğimiz hafta ne zamandır görüşemiyoruz dediğimiz sevgili Papatya prenses ile buluşmuş keyifli bir gün geçirmiştik,şu yazımda okumuştunuz. Biz o gün kuzguncuk sokaklarında dolaşmadan evvel ilk olarak fethi paşa korusundaki sosyal tesislerde güzel bir kahvaltı etmiştik,siz de daha evvel benim gibi gitmemişseniz muhakkak gidin,İstanbul'da yaşayanlara o kadar gezilecek yerler var ki düşünüyorum gezmeye kalksak ömrümüz yetmeyebilir.
Hayat koşturması,hayat şartları derken çoğu şeyi erteleyebiliyoruz isteklerimize dair,koruların içinde ki köşkler belediyelere geçtikten sonra fiyatlar o kadar uygun oldu ki örneğin gidip görmek hoş vakit geçirmek için ideal oldu bana göre.
Çamlıca gezi yazımı okumak için tık tık

Kahvaltısı doyurucu,yanına ekstra söylemek istediğiniz şeylerde uygun fiyatlı olunca çocuklu ailelerin uğrak yerleri oluyor, ve ben en çok ailece keyifle vakit geçirenleri gördüğümde ayrı bir mutlu oluyorum,çocukluğum geliyor aklıma babamın maaşını aldığı ilk gün bizi yemeğe götürmesi,çocuk yüreğimle yediğimin hiç bir önemi yoktu, annem,babam, kardeşim bir aradaydık ve ben çok mutluydum hatırlıyorum....

İstanbul boğazına bir de bu açıdan bakın,deniz kokusunu içinize çekin.



O gün sonrasında Üsküdar meydanındaki Mihrimah sultan caminde öğle namazlarımızı kıldık,daha evvel önünden geçmiş ama hiç girmemiş iseniz, bir gün muhakkak içeri girip güzelliği karşısında büyülenin.Camiden çıkınca mado da oturup tatlı çay keyfi yaptık ve hoş bir günü anılarda bıraktık,bu buluşmanın üzerinden geçen günlerden sonra biz tekrar buluştuk ve bizim bahçe de piknik yaptık, o da başka bir yazı olsun ne dersiniz?